size Robin'in gelişi ve gitmeyişini anlayatım o zaman
Onu yolda bulduk uçamıyordu iyi olana kadar diye eve getirdik. yavruyken yani. sonra bildiğiniz evcil kuş gibi alıştım yine de bırakmalıyız dedik doğa kuşu bu tamam evde özgür güzel yemler yiyor sebzesi vitamini yatacağı yere kadar çok önemli benim için yani elimden geldiğince.ama yine de yetmez içgüdüsel olarak doğayı istiyor diye konuşuyoruz bir kaç gün. sonra bir gün karar verdim sabah. pencereyi açtım.o an duygu seli tabi, avucumun içine alıp dışarı uzattım pencereden yavaşça. koşarak içeri kaçtı. tekrar uzattım tabi 2. doz duygu seli. Robin yine gitmedi geri döndu. sonra bi de mutfaktan bıraktık balkonu da öğretmeye çalıştık öncesinde ihtiyacı olursa geri gelebilsin diye. balkonda gezmeye başladı. biz de içeri gittik ki etkilenmesin bizden. ve fineas da muhabbet kuşu onu da yanımıza aldık çünkü o bir ötüyor robin hemen yanına gidiyor. neyse..biz içerde 10 dakika durduk fineas da hiç ötmedi yani çağırmadı onu. 10 dakika sonra yine duygu seli eşliğinde mutfağa gittim ses seda yok. tamam dedim bu gitti
. biz üzülmeye devam ederken bir yandan da teselli olmaya çalışıyoruz işte aile kuracak yavruları olacak falan diye.aradan yine bir 5 dk kadar geçti bi baktım Robin...
))) gitmemiş. o anı tarif edemem. o gün ona yeni yemler siparişi verdim madem gitmiyorsun tamam artık dedim sana çok iyi bakıcam. yani böyle gereksiz ajitasyonlar yaşattı işte
yine de gitmek isterse bir gün gidebilir ona kalmış
mesela bu fotoda perdenin kıvrıma girer fineas'tan saklanır. açtığım post'ta belirttim muhabbet kuşum hep sinirli kızgın diye. Robini kovalayıp duruyor vs.. serçe de onun yanından hiç ayrılmaz. ama fineas kızgınsa oraya kaçıyor yani yok olur orda. biz de onu bulamayınca sesleniriz o da böyle kafasını çıkarır