Karadeniz Pet

umitFB

Onursal Üye
Katılım
13 Ocak 2019
Mesajlar
2,195
Tepkime puanı
1,109
6171ic_parazit.jpg

Muhabbet kuşlarının vücutlarının içinde genel olarak iç parazitler olarak adlandırdığımız çeşitli canlılar yaşamaktadır. Bu canlıların çoğu gözle görülemeyecek boyutta, mikroskobik canlılardır. Bu canlılar kuşlarımızda ciddi hastalıklara ve ölümlere neden olabilmektedirler. Başta bağırsak hastalıkları ve ishal olmak üzere, bağırsak delinme ve tıkanmaları, bağırsak kanamaları, uçuş performansının düşmesi, kansızlık, aşırı zayıflama ve güç kaybı, gibi bir çok sorun iç parazitlerle ilgili olabilmektedir.

Kuşlarda görülen iç parazitler türlerine göre nematoda, cestoda ve terametoda olmak üzere 3 ana grupta toplanırlar. Her grup ise kendi içinde parazitin şekli veya parazitin bulunduğu vücut bölgesi esas alınarak ayrı gruplara bölünmüştür.


NEMATODA;

ROUNDWORMS (YUVARLAK SOLUCANLAR)

Ascaridia Columbae
Ornithostrongylus Quardriradiatus

HAİRWORMS (KIL KURTLARI)
Capillaria Obsignata
Capillaria Coudinflata (Columbae)
Trichostrongylus tenius
Amidostomum anseris

STOMACH WALL WORMS (MİDE DUVARI KURTLARI)
Tetrameres Americana
Dispharynx Nasuta

CESTODA;

TAPEWORMS (ŞERİTLER)
Hymenolepis Columbae
Raillietina Cesticulus (Columbae)

TREMATODA;

FLATWORMS (YASSI SOLUCANLAR)

Echinostoma revolutum



NEMATODALAR (SOLUCANLAR, KURTLAR)

Nematodalar, iplik şeklinde uzun vücutlu, bazen de tulum şeklinde olabilen solucanlardan oluşan geniş bir ailenin ortak adıdır. Yüz binlerce türü bulunmaktadır. Sadece omurgalılarda parazit olarak yaşayan nematoda sayısının 80.000 kadar olduğu tahmin edilmektedir. Dünyanın her bölgesine yayılmışlardır. Nemli topraklarda, tatlı sularda, denizlerde yaşayan değişik bir çok türe sahiptirler. Çok farklı ortamlarda yaşamalarına karşın vücut yapıları inanılmayacak kadar birbirine benzerdir. Nematodaların büyük bir bölümü parazit olarak yaşamlarını sürdürmektedir.

Vücutlarında genel olarak bir çıkıntı bulunmaz. Vücutlarının ön uçları her zaman yuvarlak, arka uçları ise sivri ya da çatallıdır. Serbest yaşayanlarda ve parazit olanlarda yaygın olarak deri bezlerine rastlanır. Daha çok vücutlarının arka taraflarındaki üç bez yapışkan yapıları ile üzerinde bulundukları canlıya sıkıca yapışmalarını sağlar. Nematoda türlerinin hareketleri yılanların tipik hareketlerine benzer. Sırt ve karın tarafındaki boyuna kasların ardışık kasılmaları ile ilerlerler.

Bir çoğu ayrı eşeylidir. Erkekler boylarının daha küçük olması ve arka uçlarının karın tarafına doğru kıvrılması ile dişilerden ayırt edilebilirler. Döllenme her zaman vücut içinde olur ve spermlerin aktarımı çiftleşme ile sağlanır. Çiftleşme esnasında eşeyler birbirine uzun süre bağlı kalırlar. Yumurtaları her zaman kalın kabuklu ve oval şekildedir. Kalın kabuklu oldukları için çok kötü koşullarda bile yaşama yeteneklerini yitirmezler. Olağan üstü denilebilecek kadar çok yumurta bırakırlar. Örneğin; insanda da parazit olarak yaşayan bir türü günde 15.000 kadar yumurta bırakır. Yumurtaların gelişimi genellikle konakçının (ana canlının) vücudunun dışında olur. Yumurtaların bırakılma yerleri nemli ortamlar, sular, besinlerin bozuluma uğradığı ortamlar olabilir. Yumurtalar ya besin şeklinde tüketilme yolu ile son konaklarına geçer yada önce bir ara konağa girer burada belli bir gelişimden sonra son konağa giderler. Ara konak olarak çeşitli böcek ve sineklerin yanı sıra başka hayvanlar da rol oynarlar.

Nematodaların parazit yaşayanlarının çoğu hayvan, az bir kısmı da bitki parazitidir. Parazit yaşayanların çok az bir kısmı kanla beslenir, diğerleri ise organik özsularla beslenirler. Bağırsak parazitliği, akciğer ve solunum yolları parazitliği, vücut boşluğu parazitliği, doku ve kan parazitliği gibi bir çok şekilleri vardır.

YUVARLAK SOLUCANLAR (ROUNDWORMS)
Bu adla anılan bir çok parazit türü bulunmaktadır. Bu parazitler çeşitli canlılar üzerinde yaşamaktadırlar. Ascaridia Colombae adı ile bilinen bir tür sadece kuşlarda yaygın olarak gözlenir. Ornithostrongylus quadriradiatus’da kuşlarda bulunur. Salmonella hastalığına benzer belirtiler verir. Daha çok genç kuşlarda ara sıra görülür.

Her iki tür de kuşların ince bağırsağında yaşarlar. Bu parazitin yumurtaları (larva) kuşların dışkısında bulunur. Larvalar gözle görülemezler ancak mikroskopla saptanabilirler. Tedavi edilmediklerinde bağırsaklardaki yaşamlarını yıllarca sürdürebilirler. Kuşlarımızda bulunup bulunmadıklarını tespit etmek çok kolay değildir. Az sayıda bulunduklarında bazen hiç belirti vermeksizin varlıklarını sürdürürler. Çok sayıya ulaştıklarında sorunlar da başlar. Kuşlarımızın dışkılarında yapılacak mikroskobik inceleme ile kesin olarak tespit edilebilirler.

Özellikle genç kuşları çok çabuk etkilerler. Üç aylıktan küçük yavrularda öldürücü olabilirler. Erişkin kuşlarımız ise daha dayanıklı gibi görünseler de çok sayıda parazit taşıma durumuna bağlı olarak tamamen güçten düşerler. Vücutlarının güçten düşmesine paralel olarak da diğer hastalıklar ortaya çıkma eğilimine girerler ve kuşlarımız başka hastalıklara daha kolay yakalanabilecek konuma gelirler. Hızla zayıflama ve belirgin kilo kaybı başlar. Kuşlarımızda belirgin bir stres hali kaşınma, tüy yolma gibi davranışlar gözlenebilir. Kuşlarımız aniden uçmayı bırakıp hemen konmaya başlarlar. Dişi kuşlarda yumurta üretimi azalır. Parazit sayısının fazla olması bazen bağırsakta tıkanmaya neden olabilir. Bağırsak iltihapları ve bağırsak kanamaları görülebilir. Bu durum bağırsak delinmesine kadar gidebilir. Bütün bunlara bağlı olarak ishal durumu vardır. Zaman zaman kusmaya neden olurlar. Bu tür ağır durumlar kuşumuzun ölümü ile sonuçlanabilir.

KIL KURTLARI (HAİRWORMS)
Kuşlarda görülen kıl kurtlarından en yaygın olanı Capillaria Obsignata’dır. Aynı şekilde Capillaria Coudiflata’da sık görülür. Bu kurtlar kuşların ince bağırsağında yaşarlar, çok küçük ve incedirler. Bu parazitler ince bağırsak duvarının içine gömülerek yaşarlar. Bu nedenle ölü kuşların ince bağırsaklarında yapılacak bir incelemede gözle görülmeleri pek kolay olmaz. Özel yöntemler kullanılarak tespit edilebilirler. Hasta kuşların dışkılarının mikroskop ile incelenmesi sonucu larvaları belirlenebilir ve kesin olarak saptanabilirler.

Kurtların larvasını taşıyan suların kuşlarımız tarafından tüketilmesi sonucu bu parazitler kuşlarımıza bulaşabilir. Larvalar 8-9 gün içinde çevrede aktif hale gelirler. Aktif hale gelen larvalar kuş tarafından alındıktan yaklaşık 15 gün sonra ince bağırsağa yerleşirler ve bağırsakta iltihaplanmaya neden olurlar. Bunun sonucu kuş yediklerini tam sindiremez ve zayıflama ile birlikte kuş ciddi şekilde güç kaybına uğrar. Bu aşamada ishal gözlenir. İshal, parazitin bağırsak duvarını delmesi nedeni ile ağır vakalarda kanlı olarak seyreder. Bağırsak iltihabı eğer tedavi edilmezse zamanla bağırsakta ağır tahribata neden olur. Kanamalar olabilir. Bu durum bağırsağın delinmesine kadar gidebilir. Bu tür vakalar ölümcül olabilir.

Trichostrangylus Tenius ise, solunum yolları parazitleri ailesinden gelmekle birlikte kuşlarda kör bağırsakta bulunur. Buraya yerleşerek buradaki mukozanın iltihabına neden olur. Bulunduğu yer kalınlaşır. Eğer çok sayıda bulunurlarsa bağırsak delinmesine neden olarak ölümcül olabilirler. Kuşlarımızda ciddi huzursuzluğa neden olurlar. Kuşlarımız sürekli tedirgin davranışlar, kaşınma ve tüy yolma gibi hareketler yapabilir.

Amidostomum anseris ise, kaslı mide ya da taşlık adı verilen midede bulunur. Böcekler ara konaktır.

MİDE DUVARI KURTLARI (STOMARCH WALL WORMS)
Tetrameres Americana, kuşlarda ön mide yada bezli mide adı verilen proventriculus’da bulunur. Çekirgeler önemli bir ara konaktır.

Dispharynx Nasuta, kısa ve kalın bir yapıdadır. Renkleri beyazdır. Helozonlu bir yapı gösterirler. Ön mide yada bezli mide adı verilen proventriculus’da bulunur. Domuz böcekleri önemli bir ara konaktır.

Bu parazitler de bulundukları bölgelerde ciddi hasarlara neden olurlar. Kuşun aldığı besinleri iyi sindirememesine bağlı olarak zayıflamasına ve güç kaybetmesine neden olurlar.


CESTODA

Vücut şekilleri yassı bir görünümde ve birbirine birleşmiş küçük halkalar şeklindedir. Tüm şerit türlerinin yaşam şekilleri, bağırsağın duvarına gömülmek şeklindedir. Şerit başını bağırsak duvarına gömerek burada yaşar. Baş kısmında bağırsağın duvarına gömülmesini sağlayan kanca ve vantuzları bulunur. Bu organlar özellikle son bağırsak gibi dışarı atılma riski büyük bölgelerde bulunan parazitlerde daha da gelişmiştir. Başın gerisinde halkalardan oluşan uzunca bir vücut parçası bulunur. Parazit sürekli yeni halka üreterek büyür bu arada eski halkalar da koparak vücuttan atılır. Bu parazitler besinlerini tamamen bağırsak içindeki vücut sıvısından alırlar.

Üremeleri yuvarlak ve ovale yakın şekilleri olan küçük yumurtalar yolu ile olur. Bu yumurtalar ancak bir ara konak tarafından alınırlarsa gelişmelerine devam edebilirler. Ara konak olarak böcekler, hamam böcekleri, karıncalar, sinekler, özellikle kene ve pireler önemli rol oynarlar. Bu canlıların içinde gelişen yumurtalar daha sonra anüsten dışarı atılırlar. Bu aşamadan sonra larvalar besin maddelerine, sulara karışarak son konakçılarının midesine ve oradan da bağırsaklarına ulaşırlar. Larvaların yeni bir şerite dönüşmeleri yaklaşık 20 gün sürer.
Örneğin; kuşlarda larvaların vücuda alınmaları yeme ve suya bulaşmaları ile olur. Dış parazitler (bit, pire, kene) bu konuda taşıyıcı etki yaparlar. Ancak bulaşma daha çok parazit taşıyan kuşların dışkılarının yemlere bulaşması yolu ile olmaktadır.

Kuşlarımızda yeme karşı isteksizlik, anormal zayıflama, belirgin kilo kaybı, kayıtsızlık bir kenara çekilip düşünme hali, güçsüzlük, yavaş büyüme, sürekli tüy karıştırma ve tüy yolma ve ishal görülebilir. Ağır vakalarda bağırsak iltihapları olur. Genç kuşları çok çabuk ve fazlasıyla etkiler. Altı haftalıktan küçük yavrularda ölümcül olabilir. Yetişkin kuşlar daha dayanıklı gibi görünseler de başka bir çok hastalık ortaya çıkma eğilimine girer. Sorunlar büyür. Ayrıca kuşumuzun dışkısı içinde şeritlere ait larvalar bulunabilir. Ancak bu larvaları ancak mikroskop ile gözleyebiliriz.

ŞERİTLER (TAPEWORMS)
Cestoda adı altında sınıflanan şeritlerin kuşlarda yaygın olarak görülen türleri Hymenolepis Columbae ve Raillietina Cesticulus olmak üzere iki tanedir. Bu türler, bağırsakta bulunurlar. Kuş iç parazitleri içinde şeritler diğer türlere göre daha seyrek görülmektedir.


TREMATODA

Parazit kelebekler olarak adlandırılan bu sınıfa ait bir çok parazit türü bulunmaktadır. Yapı olarak şeritlere benzerler. Genel olarak ön taraflarında bir ağız bulunması ile şeritlerden ayrılırlar. Beslenmeleri ağız ve bağırsakla birlikte büyük oranda vücut yüzeyinden olur. Bazı türlerinde yumurtalar ilk gelişimlerini uterus içinde tamamlarlar. Diğer türlerde yumurtalar dışarı bırakıldıktan sonra bir ara konağa oradan da son konağa geçerler. Ara konak olarak, solucanlar, salyangozlar, böcekler kullanılır. Larvalar son konakta ergin hale gelişecekleri organa yerleşirler. Bu organlar genellikle bağırsaklar, karaciğer, idrar kesesi olabilir. Su kuşlarında ve tavuklarda bulunan bir türü kuşların yumurta kanalına yerleşerek bozuk yumurta bırakılmasına neden olur.

YASSI SOLUCANLAR ( FLATWORMS )
Bir Trematoda türü olan Echinostoma Revolutum, kuşlarda körbağırsakta bulunur. Güvercinlerin yanı sıra kazlarda, kekliklerde ve tavuklarda da bulunur. Yumurtaları için insanlar, salyangozlar ve kurbağalar, ara ev sahipliği yaparlar. Son konakçıları olan kuşlarda bağırsak iltihabına neden olurlar. Kuşlarımızda ishal, güçsüzlük, kilo kaybı gibi belirtiler verirler. Yumurtaları kuşlarımızın dışkılarında mikroskobik inceleme sonucu tespit edilebilirler.


İÇ PARAZİTLERE KARŞI ALINABİLECEK ÖNLEMLER

Kuşlarda karşılaşılan iç parazitler yukarda incelediğimiz gibi birbirinden farklı yapılarda olsa da, parazitleri önlemek için alınabilecek önlemler hepsi için aynıdır. Çünkü hemen hepsinin bulaşma ve gelişim şekilleri birbirlerinin benzeridir. Alınabilecek önlemleri şu şekilde sıralayabiliriz;

1) Kafesin düzenli temizliği ile sağlıklı yaşam koşullarına sahip hale getirilmesi.
2) Kafesin yeterli büyüklükte olması ve kuş başına düşen alanın uygun olması.
3) Havalandırmanın uygun olması. Birikmiş kuş dışkılarından yayılan amonyak gazının kuşlarımız tarafından solunması çeşitli solunum yolu hastalıklarına ve iç parazitlerin yeniden vücuda alınmasına neden olabilmektedir.
4) İçine kuş dışkısı bulaşmayacak şekilde özel yemlik ve sulukların kullanılması.
5) Kuşlarımıza verdiğimiz yemlerin taze ve temiz olmasına özen gösterilmesi.

Yukarıda sıraladığımız konulara dikkat etmek kuşlarımıza iç parazitlerin bulaşmasını büyük oranda azaltacaktır. Ancak gene de kuşlarımıza iç parazitlerin bulaşma durumunda ilk yapmamız gereken şey, kuşlarımızın hangi tür paraziti taşıdıklarını tespit etmektir. Bunu tespit edebilmenin en sağlıklı yolu hasta kuşumuzun dışkısının bir veteriner laboratuvarına götürülerek tahlil ettirilmesidir. Böylece parazitin türü kesin olarak belirlenebilir ve ona uygun ilaçlar kullanılarak tedaviye başlanabilir.


İÇ PARAZİTTE KULLANILAN İLAÇLAR

Kuşlarda karşılaşılan iç parazitlerin türlerine göre farklı ilaçlar kullanmak gerekmektedir. Levamisol, Piperazin, Oxybendazole, İvermectin, Fenbandazole, Albendazole, Mebendazole, Moxideksin, Niclosamid etken maddeli ilaçlar iç parazitlerle mücadelede kullanılmaktadır. Bu etken maddeler sadece parazitin kendisini öldürmekte yada etkisiz hale getirerek vücuttan dışarı atılmasını sağlamaktadır. Ancak bu ilaçlar parazitin yumurtalarını öldürmezler. Bu nedenle kuşlarımızın yeniden hastalanması olasıdır. Bu ilaçların tümü parazit yumurtalarının yeniden parazite dönüşeceği kuluçka süresi sonunda tekrar kullanılarak parazit riski azaltılmaya çalışılır. Yani ilk ilaç uygulamasından bir hafta 10 gün sonra tekrar ilaç uygulaması yapmak gerekir.

İç parazitte en çok kullanılan ilaçlar şunlardır;

SITRAKS 40 mg/5 ml 30 ml şurup (Levamizol)
ANDAZOL 200 mg/10 ml 60 ml şurup (Albendazol)


Kullanım şekli ise; tam dolu suluğa 3-4 damla damlatılır ve hergün tazelenir. Bu uygulama 3 gün arka arkaya yapılır. Ardından 1 gün probiyotik ve bir günde multivitamin takviyesi yapılır. Bir hafta kadar ara verdikten sonra tekrar ilaç uygulanır, ardından tekrar probiyotik ve vitamin takviyeleri yapılır.
 
Geri
Üst