Karadeniz Pet

Muhabbet kuşumu elime alıştıramıyorum

bademvegüneş

Yeni Üye
Katılım
9 Ağu 2021
Mesajlar
4
Tepkime puanı
0
Muhabbet kuşum 1 aydır benimle. Elimden yemek yiyor, hatta çoğu zaman öpmeme ve kafasını karnını sevmeme de izin veriyor. Bazen itiraz eder gibi sesler çıkarıyoe. Elimde kolumda ya da omzumda durması konusunda sorun yaşıyoruz. Elime gelse bile çok kısa süre sonra kafesinin üstüne ya da çamaşır teline -favori mekanı- uçuyor. Azıcık kı 20211209_231802.jpgyafetimi kemirip uçup gidiyor. Bazen de önünde tuttuğum elimi görmezden geliyor hiç kıpırdamıyorya da yürüyerek elimden kaçıyor. Bir aydır sürekli alıştırmaya çalışıyorum ve konuşuyorum onunla ama aşırı ilerleme kaydedemedik maalesef. Bu bebek nasıl bana alışır bir fikriniz var mı? (Cinsiyeti hakkında hiçbir fikrim yok fotoğraf bırakıyorum)
 
Muhabbet kuşum 1 aydır benimle. Elimden yemek yiyor, hatta çoğu zaman öpmeme ve kafasını karnını sevmeme de izin veriyor. Bazen itiraz eder gibi sesler çıkarıyoe. Elimde kolumda ya da omzumda durması konusunda sorun yaşıyoruz. Elime gelse bile çok kısa süre sonra kafesinin üstüne ya da çamaşır teline -favori mekanı- uçuyor. Azıcık kıEkli dosyayı görüntüle 60576yafetimi kemirip uçup gidiyor. Bazen de önünde tuttuğum elimi görmezden geliyor hiç kıpırdamıyorya da yürüyerek elimden kaçıyor. Bir aydır sürekli alıştırmaya çalışıyorum ve konuşuyorum onunla ama aşırı ilerleme kaydedemedik maalesef. Bu bebek nasıl bana alışır bir fikriniz var mı? (Cinsiyeti hakkında hiçbir fikrim yok fotoğraf bırakıyorum)
 

Ekli dosyalar

  • 20211209_231849.jpg
    20211209_231849.jpg
    730.9 KB · Görüntüleme: 79
Selam. Kuşunuz dişi. 2.5-3 ay arası sanırım.

Ele gelme konusunu eğitim olarak biraz yanıtlamaya çalışayım. Öncelikle yaygın yapılan yanlışları anlatayım bunları yapmayın.

Kuşu uçurun yorun, yorulunca ele gelir: bu sadece öğrenilmiş çaresizliktir. Evet bu yöntemle elinize alışır. Ama sizi sevmez. Neden sevsin ki? Onu kovalayan ve ondan 200 kat büyük olan bir şeyi neden sevsin? Siz o an avcıdan öte bir şey olmazsınız.

Perde yöntemi: kuşu cam ile perde arasına alın. Kaçabileceği yer olmadığı için elimize konar ve bizi tehlikesiz olarak görür alışır. Yanlış. Kuş kör değil hareketini kısıtladınız onun tabii ki elinize konacak. Buna mecburiyet denilir ama iletişim denemez.

Kuşu biraz ıslatın uçamayacak ve elinizde kururken size alışacak: ne yapacaktı ya kuş. Bu bir iletişim biçimi değildir.

Işığı kapatın omzunuza koyun bekleyin alışır: amacımız kuşa eziyet edip strese sokmaksa olabilir tabi neden olmasın? Bu bir iletişim biçimi değildir.

Gelelim asıl konuya. Kuş elimde dursun diye bir beklentiniz var. Olabilir. Peki kuşun sizden çıkarı ne? Yani hangi sebepten sizinle iletişim kurmalı? Baştan beri dikkat ettiyseniz iletişim kelimesini kullanıyorum. Kuşunuzla bir iletişim kurmak hemen olacak bir şey değildir. Zamanla olacak bir şeydir sevgi bağı kurmak. Kuşun size alışması başka bir şeydir sizinle iletişim halinde olması, sizi sevmesi başka bir şeydir. Demek ki buradan şu sonucu çıkarıyoruz; kuşun aklında biz her zaman olumlu bir konumda olmalıyız ki bizi sevsin, bizimle iletişim kursun. Onun bir mecburiyeti yoktu. Sizsiniz onunla iletişim kurmak isteyen. Patron o. :)

1. Kuşa saygınızı koruyun. Bu ne demek? Kuşunuza avcunuza almayın, ellerinizi arkadan yaklaştırıp avuçlamak gibi hareketler yapmayın. Kuyruk tüyüyle oynayıp gıcık etmeyin. siz onu öpmek isterken ya da parmağınızı göbeğine dokundurunca irkiliyorsa bunu yapmayın. Elinize alıp kanadını açmak gibi hareketler yapmayın. Hop birader noluyor derler adama. :) Bunu yapacağınız dönemlerde olacak elbet ilerde. Ama kuşunuzla sevgi bağını kurduğunuzda. O da mecburi durumlarda sadece.

2. Muhabbet kuşları öğrenerek, tecrübe ederek karar veren canlılardır. Eğer yer seviyesi, masanın üzeri gibi yerleri deneyimlemediyse oralarda gezmesini bekleyemezsiniz. Unutmayın bunlar kuş ve kuşlar için yer tehlikelidir. Bu yüzden buraları direkt pas geçerler. Bir T tünek edinin veya kendiniz yapın. Emin olun çok kolay adapte olacaktır. Bu sayede yukarılara çok tünemez ve yer seviyesi biraz daha güvenli hale gelir. Ama bu kuştur illa yukarılara bir iki gider gelir. Sen de hem kuşa konacak yer göstermiyorsun hem de yukarı gitti diye kızıyorsun:) eğitimlere başlamadan evvel T tünekte iki üç gün vakit geçirip alışsın. Sizde karşısında onunla konuşun veya o tünekte siz sandalyede takılın öyle. Sizin varlığınıza sesinize alışsın. Tünekteyken rahatım ki diye düşünsün. Bunlar hep olumlu pekiştireçtir.

1. Kafes içinde veya T tünekte iken daldarıdan bir parça kesip ona uzatın. Bırakın yesin 5-6 defa. Bu pratikleri 1 hafta boyunca yapın 5 dakika falan. Dal darıyı sadece sizin elinizden yesin. Kafeste bulundurmayın. Bu sizin ödül mamanız. Yulaf da çok severler. Yulaf da kullanabilirsiniz ödül olarak. Ödülün ne olduğu kuşa bağlı. Yani o elma çok seviyorsa elmadır ödül maması.

4. Artık kuşun sizden bir çıkarı var. En sevdiği yiyecekler sizden geliyor sadece. İlişkiler bütün evrende ilk başta çıkar ile başlar. Sonra sevgiye dönüşür. Bebek bile bağını önce anne sütü ile kurar. Artık elinizden ikramları can atarak kabul ediyor. Bu noktada artık sizin de bir çıkarınız olmalı. T tünekteyken bir elinizle yemi ulaşabileceği mesafeden (tünekten 4-5 cm uzağı en fazla) göstereceksiniz. Araya da diğer elinizin parmağını tünek gibi koyacaksınız. Kuş dal darıya ulaşabilmek için diğer elinizin parmağına basmak zorunda kalacak. Kesinlikle parmağınızla kuşun göğsüne bastırıp çıkmasını sağlamayın. O sizin parmağınıza çıkıp dal darıdan yiyecek. Parmağınıza çıktığı anda afferiiiin diye motive edin. Sonra kuşu tekrar tüneğe koyun ve bunu 1 hafta falan 5 dakikayı geçmeyecek şekilde istediğiniz tekrarda yapın.

5. Kuşun göğsüne dokunun bir dal darı verin afferiiin diye motive edebilirsiniz.

6. Kuşun gagasına dokunup ödül verip sesle motive edebilirsiniz.

7. Dal darıyı giderek daha uzak mesafelerden gösterip uzak mesafe eğitimleri verebilirsiniz.

8. 4-5-6-7 maddeler ile hem eğitim vermiş hem de onunla keyifli vakitler geçirmiş olursunuz. Kuşunuzun evinizde keyifli vakitler geçirebilmesi için fobik olmaması lazım. Örneğin masanın üstü, örneğin zemin. Masanın üzerine dal darı kesip koyun 1 top. Artık parmağınıza rahatlıkla geldiğine göre biraz çekinse bile dal darıyı görünce inadını kırar. Masanın kenarından kuşu masaya çıkarırsanız daha iyi olur. Bırakın o bir top dal darıyı yesin, onun çöpü ile oynasın, vakit geçirsin. Aynı şekilde yere de sevdiği yiyecekler veya dal darı topu koyarak yerden korkmamasını sağlayabilirsiniz.

9. Artık parmağınızla omzunuza koyduğunuzda çok mırın kırın etmez. Ama çıkar çıkmaz ödülünü verin. Öyle öyle alışır.

10. Ne demiştik kuşunuz fobik olmamalı. Ve size kötü bir haberim var. Sürüsünün lideri sizsiniz. Papağan grubu kuşlarda sürü liderliği diye bir olay vardır. Sürü liderleri en iyi su nerde, en iyi yiyecek nerde, hangi yiyecekler zehirsiz bilirler. T tünekte iken bir dilim elma kesin ve yiyin. Şapur şupur yiyin. Bunu iki ü' dilim yapın. Sonra ince bir dilim kesip ona ikram edin. Tatlı elma daha çok severler. Muhtemelen bir iki defa didekleyecek önce. Tüneğin öte taraflarına doğru kaykılabilirde elma yemeyip. Sorun değil. Onun elmasını da siz yiyin. Sonra ince bir dilim daha kesin. Tekrar ikram edin. 3-5 defa deneyin bunu. Hiç yemezse başka günlerde tekrar edersiniz. Bu şekilde ona az miktarda olmak kaydıyla marul, salatalık, havuç, maydanoz sapı gibi şeyler ikram edebilirsiniz. Kuş ne yer ne yemez onu internette araştırın. Emin olun çok şaşıracaksınız neler yediklerini görünce bilmiyorsanız.

11. Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur. Haftada bir veya iki defa yumurta maması kızıştırıcı olmayanından yapın. Hatta ilk etapta sadece çeyrek haşlanmış yumurta verin. 15 dakika kaynatın, 10 dakika bekleyin, soyun ve 2-3 mm olana kadar kebap eti yapar gibi doğrayın yumurtayı. Kum tanesinin irileri gibi ve çok az nemli olsun. Mamalığa koyarken misket taneleri gibi dökülsün. Enerjisiz bir kuş keyifsiztir. Keyifsiz bir kuş ise her şeye isteksiz olur. Ayrıca kafesinde kuş kumu yoksa edinin. Yesede yemesede kafesinde dursun. Petshoptan kumluk da isteyin. Ufak suluk gibi bir şey. İlk başlar yumurta yemeyebilir. Üzerine yem döküp yemliği kafestrn alın. Acıkınca yer. Özellikle sabah ilk yemini yemeden verirseniz daha kolay alışır ve çok sever. Buğday çimlendirmesi yapın verin. Buraya yazmim uzar konu.

12: kuşun kendi kendine vakit geçirebilmesi: kuşları seviyoruz ediyoruz ve sonra kafese kapatıp işimize gücümüze bakıyoruz. Kuşa kemirmeyi öğretin ki siz yokken de vakit geçirebilecek meşgaleleri olsun. T tünekte iken peçete ya da kağıt uzatın. Bir ısırık attığı anda ödül verin ve afferiiin diye yine motive edin. Aynı şeyi temiz odun parçalarıyla bile yapabilirsiniz. Örneğin kırtasiyelerde çocuklar için stick çubuk satarlar. Onları kırıp kırıp bir şişten geçirip ballı kraker gibi kafese asabilirsiniz. Ya da stickleri kırıp ufalayıp bir tabağa koyup kafesine koyabilirsiniz. Hatta tabağın içine ufak kağıt parçaları, yutamayacağı renkli boncuklar, doğranmış kuru yeşillikler, ödül yemi olmayan kendi yemlerinden koyup karıştırıp verebilirsiniz. Akşama kadar dağıtsın dursun o tabağı. Hem foraging de yapmış olursunuz.

Foraging kuşlara yemi hazırdan vermeyip onun çaba göstererek bulup yemesini sağlatmaktır. Kuşlar doğada günlerinin büyük bir bölümünü doğada yiyecek arayarak geçirir, hazır yem su vererek onun en büyük meşgalesini elinden almış olursunuz. Arada onu aç da bırakmayacak şekilde biraz uğraşıp yem yiyeceği oyunlar yapabilirsiniz. Örneğin peçeteye azcık yem koyup onu nikah şekeri gibi bağlayıp tabağa koyup vermek gibi. Bu şekilde stick kağıt gibi şeyler çiğneterek ya da ufak tefek yem oyunlarıyla hem can sıkıntısı gider hem de özgüveni yerinde olur.

13. Tüy döküm zamanları: kuşunuz tüy dökecek mevsim geçişlerinde. Bu dönemlerde kafasında ya da yanaklarında diken diken beyaz tüpçükler olur. Ya da kafes tabanında olağan dışı sayıda tüy görürsünüz. Haliyle böyle bir durumda eğitim de eğitim diye tutturmayın. Yapacağınız şey b vitamini ve banyosunu vermek olabilir. Ya da az miktarda yulaf vermek olabilir. Eğitimini unutun ama. Kuşun karnı ağrır bu dönem. Yaklaşık 2 hafta sürer. Tüy tımarı nedir öğrenin.
 
Kuşunuz yazdıklarını yapıyorsa, size alışık demektir. Çok fazla bir beklentiye girmeyin. :)

1.) Kuşlarında biz insanlar gibi karakteri vardır. Aynı kuluçkadan çıkan 4 - 5 yavrunun karakteri farklıdır.
2.) Kuşlar çok çabuk sıkılan canlılardır. Hareketli olmayı severler. Hareketlerinin kısıtlanması onları sıkar.
3.) 1 dk bile sizinle vakit geçiriyorsa, bu size fazlası ile alıştığını gösterir.
4.) Yürümeye başlamış bir bebeği bile 3 - 4 dk'dan fazla kucağınızda tutamazsınız. Evin içinde koşup oynamak ister.
5.) Sevginin de bir sınırı vardır. Bu sınırı baktığımız canlılar belirler. Bize de bu kurala uymak düşer.
6.) Kuşun üzerine fazla düşersek, bu sadece kuşun bizden sıkılmasına ve uzaklaşmasına sebep olacaktır.
 
Geri
Üst